Modern.az

Azerbaycan'daki Filistin - ANALİZ 

Azerbaycan'daki Filistin - ANALİZ 

Analitik

22 Eylül 2025, 13:40

Modern.az'ın “Azerbaycan'daki yabancı ülkeler” projesinin bu seferki konusu Filistin'e ithaf edilmiştir. 

Filistin son günlerde dünya medyasının ana ilgi odağındadır. Bu hafta BM Genel Kurulu çerçevesinde Filistin'in bağımsızlığının tanınması müzakere edilecektir. 

Bu meselede en çok iş yapan ülkelerden biri Türkiye'dir. Kardeş ülkenin lideri şu anda Amerika'da bir ziyarettedir ve gündeminin ana konusu Filistin meselesidir. 

Kanada, Britanya, Avustralya, Portekiz gibi ülkeler Filistin'in bağımsızlığını tanımış olup, birkaç Avrupa ülkesinin de benzer bir adım atması beklenmektedir. 

Belirtmek gerekir ki, burada Filistin denildiğinde şu anda Mahmud Abbas'ın liderliğini yaptığı Filistin Yönetimi kastedilmektedir. 

Şeria Nehri'nin batı yakasında yer alan ülke topraklarına giriş kısıtlıdır ve burada büyükelçilikler mevcut değildir. Filistin'e yalnızca İsrail aracılığıyla veya İsrail'in kontrolü altında olan yolla gitmek mümkündür. 

Bugün Gazze Şeridi'nde Filistin halkının çektiği acılar fonunda Modern.az okuyucuları için ilgi çekici olacak sorulara yanıt arıyoruz:

Azerbaycan'daki Filistin nasıl görünüyor?

Azerbaycan'dan Filistin'e bakış açısı nasıldır?

Ve en önemlisi, bu ilişkilerin geleceği neye bağlıdır? 

Azerbaycan, Filistin'in bağımsızlığını henüz 1992 yılında, bağımsızlığın elde edilmesinden birkaç ay sonra tanımıştır. Tanıma karşılıklı olmuştur. 

Bakü ile Ramallah arasındaki ilişkiler ilk yıllarda esasen uluslararası kuruluşlar düzeyinde şekillenmiştir. 
Her iki taraf BM, İİT ve Bağlantısızlar Hareketi'nde birbirini desteklemiştir. 

Filistin'in Azerbaycan'daki büyükelçiliği 2011 yılında açılmıştır. 

İlk büyükelçi Nasir Abdül Kerim Abdül Rahim 2010 yılında güven mektubunu sunmuş ve uzun süre bu görevde kalmıştır. 

2025 yılından itibaren Ahmed Metani büyükelçi olarak atanmıştır. Azerbaycan'ın Ramallah'taki statüsü temsilcilik seviyesindedir, tam bir büyükelçilik yoktur. 

Yüksek düzeyli ziyaretlerden en önemlisi, 2011 yılının Haziran ayında Cumhurbaşkanı Mahmud Abbas'ın Bakü'ye yaptığı resmi ziyarettir. 

Sonraki yıllarda da Dışişleri Bakanlığı başkanlarının karşılıklı ziyaretleri devam etmiştir.

Azerbaycan'daki Filistinliler

1990'lı yıllardan bu yana esasen öğrenciler ve insani alanda çalışan Filistinliler küçük bir topluluk oluşturmuştur. 

Resmi istatistikler açıklanmasa da, açık kaynaklara göre bugün Azerbaycan'daki Filistinlilerin sayısı birkaç yüz kişiyi geçmemektedir. 

Onların bazıları Azerbaycan vatandaşlığını kabul etmiş, bazıları ise Azerbaycanlılarla evlilik kurmuşlardır. 

Vatan Savaşı sırasında şehit olan Filistinli genç Muhammed Eissavi de böyle ailelerden birinin evladıdır. 

Babası 1998 yılında Bakü'ye gelmiş ve burada çalıştığı şirkette görev yapan Azerbaycanlı bir hanımla evlilik kurmuştur. 

Bakü okulunun mezunu olan Eissavi, Hocavend, Ağdam istikametindeki muharebelere katılmıştır. 

Savaşın son gününde - 9 Kasım'da şehit olmuştur. 


Eğitim, kültürel ilişkiler

Azerbaycan çeşitli yıllarda Filistinli öğrencilere burs sağlamıştır. Son olarak 2024/25 eğitim-öğretim yılı için 15 Filistinli genç Haydar Aliyev Uluslararası Burs Programı'na kabul edilmiştir. 

Ancak onların Azerbaycan'a gelmesi gecikmiştir. Birkaç gün önce Gazze'den 14 öğrenci özel bir güzergahla Bakü'ye getirilmiş ve eğitimlerine başlamışlardır. 

Filistin'in eski adalet bakanı Muhammed el-Şelale de vaktiyle Azerbaycan'da yüksek lisans ve doktora dereceleri almıştır. Bir süre önce ise Azerbaycan, Filistin'de çocuklar için bir ortaokul inşa etmeyi taahhüt etmiştir. Okul, Filistin'in Nablus şehrinde yer alacaktır. Eğitim kurumu 600 Filistinli çocuk için tasarlanmıştır. Okul, Filistinli çocukların eğitim alma imkanlarını genişletecek ve Azerbaycan'ın insani desteğinin bir parçası olacaktır. 

Kültürel alanda ise büyükelçilik “Filistin Günü”, film gösterimleri, sergiler ve çeşitli etkinliklerle faaliyet göstermektedir. 

Siyasi ve ekonomik ilişkiler 

Azerbaycan, Filistin'in devletliğini ve iki devletli çözüm modelini açıkça desteklemektedir. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev defalarca bu pozisyonu vurgulamıştır. Filistin de kendi adına Azerbaycan'ın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne kesin destek vermiştir. Özellikle Karabağ meselesinde Filistinli yetkililer Azerbaycan'ın adil tutumunu tanımışlardır. İki ülke arasındaki ticaret hacmi küçüktür. 

Resmi istatistiklere göre 2019 yılında 438 bin, 2020 yılında 277 bin, 2021 yılında 669 bin, 2022 yılında 542 bin dolar olmuştur. Başlıca ürünler tüketim malları ve küçük sanayi ürünleridir. 

İİT ve Bağlantısızlar Hareketi'nde Azerbaycan, Filistin meselesini daima gündemde tutmuştur. Filistin de kendi adına Azerbaycan'ın Bağlantısızlar Hareketi'ndeki girişimlerine destek vermiştir. 2025 yılının Haziran ayında Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Filistin'e insani yardımın devam ettirileceğini beyan etmiştir.

Azerbaycanlıların Filistin'e İlişkisi

Azerbaycan toplumunda Filistin konusu tarihsel olarak Orta Doğu ile ilgili tartışmaların merkezinde yer almıştır. 

Müslüman kimliği, Azerbaycanlıların Filistinlilere bakışında önemli bir rol oynamıştır. Sovyet döneminde bile, Filistin meselesine sempati gösteren bir kamuoyu mevcuttu. Bağımsızlık döneminde bu ilişki devlet politikasında da kendini göstermiştir. 

Tesadüf değildir ki, Azerbaycan bağımsızlığını ilan ettikten sadece bir yıl sonra, 1992 yılının Nisan ayında Filistin'i tanımıştır. O zamandan itibaren Bakü, resmi olarak iki devletli çözüm modelini desteklemiş ve uluslararası kuruluşlarda Filistin halkının haklarını savunmuştur. 

Son yıllarda da Azerbaycan, Filistin halkına milyonlarca manat tutarında insani yardım sağlamıştır. Bununla birlikte, Azerbaycanlıların hafızasında çelişkili noktalar da kalmıştır. 1990'lı yıllarda bazı Filistin kamplarında Ermenilere askeri eğitim verildiği yönünde yayılan haberler toplumda ciddi rahatsızlık yaratmıştı. 

Ayrıca Filistin'in merhum lideri Yaser Arafat'ın 2000 yılında “biz ve Ermeniler bir halkız” ve “Ermenilere hiçbir zaman ihanet etmeyeceğim” sözleri Azerbaycan kamuoyunda olumsuz bir yankı uyandırmıştı. 

Bu beyanatlar uzun yıllar unutulmamıştır. Azerbaycanlıların Filistin'e ilişkisini etkileyen başka bir faktör de İsrail faktörüdür. 

Azerbaycan, İsrail ile güçlü siyasi, ekonomik ve askeri ortaklığa sahiptir. Bu ortaklık bazen “Azerbaycan Filistin'e destek veriyor, ancak İsrail ile de yakın ilişkiler sürdürüyor” şeklinde izah edilmektedir. 
Gerçeklik ise şudur ki, Azerbaycan her zaman insanlığın yanında olmuştur. Ve burada mutlaka bir noktayı özellikle vurgulamak gerekir. Azerbaycan topraklarının %20'sinin 30 yıl Ermenistan işgali altında kalması, İsrail'in bu konuda her zaman Azerbaycan'ın yanında olması uzak bir tarih değildir ve unutulmayacaktır. Üzülerek hatırlatırız ki, zamanında Azerbaycan topraklarında terörizmle meşgul olan Ermenistan askeri haydutları aynı zamanda Filistin'de eğitim almışlardı.

Evet, Azerbaycan'ın bu dengeli siyaseti kamuoyunda tartışma konusu olsa da, devletin öncelikleri hem Filistin ile dayanışmayı hem de İsrail ile stratejik işbirliğini paralel yürütmek üzerine kurulmuştur. 

Uzun yıllar savaşın acılarını yaşamış Azerbaycanlılar, bugün Gazze Şeridi'nde yaşanan dehşetleri de derinden hissetmektedirler. Ancak Gazze'yi kontrol eden HAMAS hareketi, hem Azerbaycan devleti hem de kamuoyu tarafından kesin bir şekilde kabul edilmemiştir. Çünkü uluslararası alanda HAMAS'ın radikal tutumu ve şiddete dayalı yaklaşımları eleştirilmektedir. Azerbaycan'da da bu örgütün faaliyeti hiçbir zaman meşru bir siyasi güç olarak kabul edilmemiştir. 

Halihazırda mevcut insani kriz bağlamında destek, esasen Filistinli sivil halka ve onların adil haklarına yöneliktir. 

Modern Analiz ve Araştırma Grubu

Instagram
Gündəmdən xəbəriniz olsun!
Keçid et
ELAN EDİLDİ - Rusiyanı vuracaq! - NATO müharibəyə qoşulur