Son yıllarda 20-30 yaş arası gençler arasında kalp-damar hastalıkları ve ani kalp krizlerinin sayısının arttığı gözlemlenmektedir.
"BBC News"un araştırmasına göre, hem genetik hem de yaşam tarzıyla ilgili faktörler gençlerin kalp sağlığına ciddi etki etmektedir.
Beyrut Amerikan Üniversitesi'nin kardiyoloğu Samir Alam, son 10 yılda gençlerde enfarktüs ve inme vakalarının “keskin bir şekilde arttığını” belirtiyor.
ABD'de yapılan araştırma da 30–45 yaş arası kişilerde kalp hastalıklarının son 15 yılda %50 arttığını göstermiştir. Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) verilerine göre, 2019 yılında dünyadaki tüm ölümlerin %32'si kalp-damar sorunlarıyla ilişkili olmuştur.
Modern.az'ın bilgisine göre, doktorlar başlıca risk faktörleri olarak hareketsiz yaşam tarzı, hızlı gıda tüketimi, obezite, yüksek tansiyon ve kolesterol, diyabet ve tütün kullanımını göstermektedirler.
Özellikle elektronik sigaraların “daha güvenli” olduğu yönündeki yanlış algıların gençlerde riskleri artırdığı belirtilmektedir.
Uzmanlar ayrıca COVID-19 geçirmiş kişilerde üç yıla kadar enfarktüs ve inme riskinin iki kat arttığını vurgulamaktadır. Psikolojik stres, yüksek kortizol seviyesi ve şehir gürültüsü de damarların sertleşmesine ve tıkanmasına neden olarak gençlerde ölümcül vakaları artırmaktadır.
Uzmanlar profilaksinin doktor muayenesinden daha önemli olduğunu belirtmektedir. Sigarayı bırakmak, sağlıklı beslenmek ve haftada en az üç gün 30 dakika aktif fiziksel hareket yapmak tavsiye edilmektedir. Erkeklere 40 yaşından, kadınlara ise 45 yaşından itibaren düzenli kalp muayeneleri önerilmektedir.
