“Bu yıl 27 Haziran'da Yekaterinburg'da yerel güvenlik güçlerinin haksız ve zorla evinden alıp tutukladıkları kardeşim Seferov Bakir Mehdi oğlu hala yasa dışı olarak tecrit hanede tutulmaktadır. Öz kardeşleri Hüseyin ve Ziyeddin Seferov'un Rusya güvenlik güçleri tarafından işkence edilerek katledilmesi, kendisinin de aylardan beri devam eden büyük haksızlık, ciddi yasa dışılıkla karşılaşması Bakir öğretmenin manevi-psikolojik durumuna ağır darbeler vurmuştur. Aynı zamanda tüm bunlar 62 yaşındaki Bakir öğretmenin fiziksel sağlığını da sarsmıştır”.
Bu görüşleri Modern.az'a tanınmış edebiyat araştırmacısı ve gazeteci, “525. gazete”nin editörü Seyfeddin Hüseynli (Seferov) bildirmiştir. O, kardeşi Bakir Seferov'un sağlık sorunları nedeniyle şimdiye kadar sadece tecrit hane koşullarına özgü derecede yetersiz, semptomatik tıbbi destek alabildiğini söylemiştir:
“Halbuki yüksek kan basıncı, omurga ağrıları ve tutulduğu zorlu koşullardan da kaynaklanan diğer sağlık sorunları nedeniyle onun geniş kapsamlı uzman muayenesi ve düzenli tedavi alması hayati bir zorunluluktur”.
S. Hüseynli, bu süre zarfında kardeşiyle sadece avukatı aracılığıyla, bazen de kısa mektuplarla iletişim kurmanın mümkün olduğunu belirtmiştir. Aile üyeleriyle görüşmesine, yakınlarıyla iletişim kurmasına izin verilmemiştir:
“Soruşturmanın gidişatı, elde bulunan tahkikat materyalleri hakkında avukatından aldığımız çok sınırlı bilgi de göstermektedir ki, kardeşim Bakir Seferov'un tutuklanması tamamen asılsızdır ve birkaç yönden kasıtlı bir tutumun sonucudur. Onun şimdiye kadar tecrit hanede tutulması tamamen yasa dışı ve adaletsiz bir durumdur. Bildiğimiz kadarıyla, soruşturma sırasında mağdur ve tanık olarak kabul edilenler de ifadelerinde Bakir Seferov'un araştırılan işlerle, özellikle de suçla hiçbir bağlantısı olmadığını, onu gerçek bir aydın, yüksek ahlaka, dürüst ve temkinli bir duruşa sahip, örnek sayılabilecek bir insan olarak tanıdıklarını vurgulamışlardır.
Bakir öğretmenin örnek hayat yoluna, yüksek kişisel niteliklerine, yüksek öğrenimli Rus dili ve edebiyatı öğretmeni olarak çok yıllık verimli pedagojik faaliyetine dair belgeler, ayrıca yakından tanıyan insanların, yerel kurumların onun hakkında teminat niteliğindeki başvuruları da ilgili usulde soruşturma organlarına sunulmuştur”.
S. Hüseynli'nin bildirdiğine göre, kardeşi Bakir Seferov'un, ayrıca 27 Haziran'da Yekaterinburg'da tutuklanan diğer soydaşlarımızdan oluşan grubun yakın günlerde bir sonraki mahkeme sürecinin yapılacağı beklenmektedir:
“Rusya güvenlik güçlerinin gaddarca, çok ciddi hukuk ihlalleriyle gerçekleştirdikleri bu olayın Azerbaycan devletine ve halkına karşı koyu bir kasıt-garazın acımasız göstergesi olarak siyasi-milli motif taşıdığı açıktır. Azerbaycan devletinin yüce liderliği, her zaman olduğu gibi, bu olayla ilgili olarak da ilk saatlerden itibaren son derece kararlı, prensipli bir duruş sergilemiştir. Orada zulme maruz kalan soydaşlarımızın hayatının ve haklarının korunması için operatif, amaca yönelik ve etkili adımlar atılmıştır. Katledilmiş kardeşlerim Hüseyin ve Ziyeddin Seferov'un cenazesinin oradaki kurumlardan alınarak vatana getirilmesi, cenazelerin karşılanması ve defni hem devletimizin adına, hem de halkımızın adet-geleneklerine uygun şekilde organize edilmiştir. Onların aile üyeleri Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev'in büyük dikkat ve ilgisiyle çevrelenmiştir. Aynı şekilde diğer devlet kurumlarının temsilcileri, medya ve kamuoyu temsilcileri, halkımızın vefalı evlatları bu ailelere karşı hassasiyet, şefkat göstermişlerdir”.
S. Hüseynli, Azerbaycan liderinin vatandaşlarımızın ve soydaşlarımızın haklarını korumak adına yürüttüğü tutarlı siyasetin son günlerde yine olumlu sonuçlarını vermekte olduğunu vurgulamıştır. Rusya tarafından ilişkileri normalleştirmek için gösterilen ısrarlı çabalar, resmi Moskova'nın Azerbaycan ile ilişkileri normalleştirme yolundaki ısrarlı girişim ve adımları bunun açık tezahürleridir. İki devlet başkanının 9 Ekim'de Duşanbe'de gerçekleştirdiği görüşme, kurulan yapıcı temas ve yapılan faydalı müzakereler, Rusya'da zulüm ve haksızlığa maruz kalan Azerbaycanlıların kaderi, haklarının temini açısından da yüksek öneme sahip siyasi bir temastır.
S. Hüseynli'nin görüşüne göre, Sayın İlham Aliyev ile görüşmede Putin'in uçağımızın kazaya uğraması nedeniyle ayrıntılı rapor vererek bir kez daha özür dilemesi, aslında son zamanlarda Rusya'da Azerbaycanlılara karşı işlenmiş diğer acımasız, yasa dışı eylemlerle de ilgili bir itiraf ve özür dileme girişimi olarak kabul edilebilir:
“Seferovlar ailesi olarak kalpten inanıyoruz ki, Azerbaycan devletinin yüce liderliği, kardeşim Bakir Seferov'un en kısa zamanda adil mahkeme yoluyla özgürlüğüne kavuşması adına prensipli duruşunu bir kez daha sergileyecektir. Bunun hukuki-yasal zeminde gerçekleştirilerek hak ve adaletin yeniden tesisi için Rusya tarafının gecikmeden gerekli adımları atmasını sağlayacaktır. Devletimizin dikkati ve tutarlı tedbirleri sayesinde Rusya'nın ilgili kurumları tarafından Hüseyin ve Ziyeddin Seferov'un katlinin objektif olarak araştırılarak sorumluların cezalandırılacağına, ailelerine özür dilenerek maddi-manevi tazminat ödenmesinin sağlanacağına dair ümitlerimiz de büyüktür. Ayrıca orada tutuklanan diğer soydaşlarımızın da meselesine adaletle bakılmasının, haklarının iadesinin Azerbaycan devletinin sürekli dikkatinde kalmasını temenni ediyoruz ve böyle olacağına ümitvarız”.
