İran sokaklarında devletin zorunlu başörtüsü kuralına meydan okuyarak sokaklara başörtüsüz çıkan kadınların sayısı son yıllarda önemli ölçüde arttı.
Modern.az'ın məlumatına görə, İranlı kadın gazeteciler Özgürlük Radyosu'nun Fars bürosuna bildirmişlerdir ki, artık başörtüsüz giyim tarzı Tahran sokaklarında sıradan bir hal almıştır.
Sürecin dönüm noktası 2022 yılında Mahsa Amini'nin ölümüyle başlayan protesto gösterileri olmuştur. Başörtüsü kuralını ihlal ettiği için gözaltına alınan genç kadının polis gözetiminde ölmesi ülke genelinde geniş çaplı ayaklanmalara neden olmuştu.
Kadınlar o gösterilerde başörtülerini yakarak ve sokaklarda konuşmalar yaparak dini liderliğe karşı açıkça protesto sergilemişlerdi.
Protestolardan sonra hükümet başlangıçta başörtüsü denetimini daha da sıkılaştırmaya çalıştı. Parlamento, uzun süreli hapis, yüksek para cezası ve seyahat yasağı öngören “Hicab və İffət” adlı yeni bir yasa kabul etti.
Ancak, memnuniyetsizliğin artmasından endişe eden yetkililer, bu yasanın uygulanmasını Yüksek Güvenlik Konseyi'nin kararıyla durdurdu.
3 Ekim'de İran İstişare Konseyi üyesi Muhammed Rıza Bahonar gazetecilere bildirmiştir ki, “şu anda ülkede zorunlu başörtüsü yasası fiilen yürürlükte değildir”.
Bu açıklama muhafazakar çevrelerde memnuniyetsizlik yaratsa da, başkent ve büyük şehirlerde gerçek durumun zaten değiştiğini göstermiştir.
"Radio Farda"nın çeşitli şehirlerde konuştuğu 12 kadın bildirmiştir ki, son iki yılda başörtüsüz kadınların sayısı hem sokaklarda hem de kamusal alanlarda keskin bir şekilde artmıştır. Daha önce kadınlar “ahlak polisi” ile karşılaşmamak için başörtülerini çantalarında saklıyorlardı, şimdi ise buna ihtiyaç duymuyorlar:
Gözlemciler, süreçlerin artık geri dönülmez bir hal aldığını belirtiyor.
