Bu günlerde basın ve sosyal medyada “Boz kardinal” ifadesine sıkça rastlanmaktadır... Bu ifadenin kime yönelik olduğu herkesçe malumdur – söz konusu olan Cumhurbaşkanlığı İdaresi'nin eski başkanı, şu anda devlete ihanetle suçlanan Ramiz Mehdiyev'dir.
“Boz kardinal”lar siyasette esasen gölgede kalmayı tercih eden, ancak süreçlere dolaylı yoldan çok ciddi etki eden, olayları kendi çıkarlarına uygun yönlendirmeyi başaran kişiler olarak kabul edilirler. Onlar çok az konuşan, ancak çok şeyi çözen siyasetçiler olarak değerlendirilirler…
Ramiz Mehdiyev de uzun yıllar Azerbaycan'da hem siyasi sistemin oluşumunda hem de bilimsel-akademik ortamda kadro politikasına yön veren temel figürlerden biri olmuştur.
87 yaşındaki akademisyen uzun süre güçlü bir etki sahibi olarak tanınmıştır. Bu bağlam, onu “iktidarın arkasındaki güç” olarak tanımlayan yorumların artmasına neden olmuş ve siyaset kulislerinde “Boz kardinal” olarak adlandırılmıştır.
Ramiz Mehdiyev'e “Boz kardinal” lakabını kim, ne zaman verdi?
Sorunun net bir cevabı yoktur.
Ramiz Enver oğlu Mehdiyev 17 Nisan 1938'de Bakü'de doğmuştur. Bilim ve devlet yönetimi alanında uzun ve etkili bir kariyeri vardır.
Sovyet döneminde çeşitli bilimsel-siyasi ve ideolojik yapılarda çalışmış, parti ve komünist gençlik teşkilatlarında görevler üstlenmiştir.
1995'ten 2019'a kadar Cumhurbaşkanlığı İdaresi'nin başkanı olarak görev yapmıştır; devlet yönetiminin, kadro politikasının ve iç siyasi teknolojilerin temel kurucularından biri sayılıyordu.
2019'dan sonra AMEA (Azerbaycan Milli İlimler Akademisi) başkanı olarak akademik faaliyete yönelmişti.
O, uzun yıllar iktidarda yönetim, siyasi teknolojiler ve devlet aygıtının temel memurlarından biri olsa da, kendini çok açık bir siyasetçi olarak sunmamıştır.
“Boz kardinal” lakabının Ramiz Mehdiyev'in imajına uygun gelmesinin birkaç sebebi vardır.
Mehdiyev Cumhurbaşkanlığı İdaresi'nin başkanı olarak çalıştığında bir kabine memuruydu; devletin görünen kısmında değil, yönetimin içinde çalışıyordu. “Gölgede kalmak” siyaseti onun profiline uygundu.
Cumhurbaşkanlığı İdaresi başkanı olarak Mehdiyev önemli kadro yerlerine etki ediyordu, devlet kurumlarının iç siyasetinde temel söz sahiplerinden biriydi.
Seçim süreçlerinde, muhalefetle ilişkilerde, medya ve STK'lara kontrolde – kamuoyu tarafından önemli kabul edilen stratejik noktalarda Mehdiyev'in adı geçiyordu.
Ramiz Mehdiyev'e “Boz kardinal” lakabının verilmesi, onun devlet yönetiminde “gizli, ama güçlü” bir etki sahibi rolünü vurgulama amacı taşımıştır. Bu lakap daha çok medya, siyasi yorum ve kamuoyunda ortaya çıkmıştır. Ramiz Mehdiyev'in “Boz kardinal” olarak adlandırılması 90'lı yılların sonlarından – o, Cumhurbaşkanlığı İdaresi'nin başkanı görevine atandıktan hayli sonra başlamıştır.
Belirttiğimiz gibi, Mehdiyev uzun yıllar devlet yönetiminde - Cumhurbaşkanlığı İdaresi'nin başkanı olarak (1995–2019) - temel figürlerden biri olmuştur. Bu kadar uzun süreli faaliyet döneminde doğal olarak onun etki alanı çok genişti. Medya ve siyasi analistler sık sık onun arka planda, görünmeyen bir güç merkezi olarak rol oynadığını ileri sürüyorlardı. Bakanların, bakan yardımcılarının, icra başkanlarının atanmasında, hukuk-güvenlik organlarında, mahkeme sisteminde yüksek görevlere kimlerin getirilmesi Ramiz Mehdiyev'in onayıyla gerçekleşmiştir. Bu eğilim “Boz kardinal” lakabının oluşmasında temel rol oynamıştır.
Bazı siyasetçi ve kamu figürleri de ona karşı konuşmalarında “Boz kardinal” ifadesini kullanmışlar, bu da lakabın kitleler arasına yayılmasını hızlandırmıştır. Ve tedricen bu lakap gazeteci makalelerinde, analizlerde, bloglarda ve sosyal medyada genişçe yayılmıştır. Sonuç olarak “Boz kardinal” tasviri onun yönetim tarzına, arka planda kadro gücünün oluşmasındaki müdahalesine ve “görünmeyen güç” statüsüne bir işaret olarak pekişmiştir.
Özetle, “Boz kardinal” lakabı daha çok medya, siyasi yorum ve kamuoyu tarafından Ramiz Mehdiyev'in kişiliğine, yönetim üslubuna atfedilmiş metaforik bir imaj olmuştur.
Ancak bugün Ramiz Mehdiyev artık sessizdir. Bu sükutta sadece siyasi konumun kaybedildiği değil, aynı zamanda yıllarca kurduğu ilişkiler sisteminin kendi aleyhine döndüğü görülmektedir.
Artık onun “Boz kardinal” statüsü, kamuoyu etkisi ve destek tabanı sarsılmaya başlamıştır...
A.Korkmaz