Bugün Azerbaycan-Ermenistan devlet sınırında meydana gelen Eylül çatışmalarının 3 yılı doluyor.
Modern.az'ın haberine göre, Ermenistan silahlı kuvvetlerinin birlikleri 2022 yılı Eylül ayının 12'sinden 13'üne geçen geceden başlayarak Daşkəsən, Kəlbəcər ve Laçın istikametlerinde geniş çaplı provokasyon gerçekleştirmiştir. Düşmanın sabotaj grupları çeşitli istikametlerde Azerbaycan Ordusu birliklerinin mevzileri arasındaki arazilerin ve ikmal yollarının mayınlanmasını gerçekleştirmiştir. Ermenistan'ın tam da bu eylemi ve geniş çaplı provokasyonu Daşkəsən, Kəlbəcər ve Laçın istikametlerinde çatışmaya neden olmuştur.
Ordumuzun Daşkəsən, Kəlbəcər ve Laçın rayonları bölgesindeki bazı mevzileri, sığınakları ve destek noktaları çeşitli kalibreli silahlar, o cümleden havan toplarından yoğun ateşe maruz kalmıştır.
Azerbaycan Ordusu düşmana layıkıyla karşılık vermiştir. Sınırda meydana gelen bu askeri çatışma sonucunda Ermenistan silahlı kuvvetleri ciddi kayıplara uğramıştır.
Azerbaycan Savunma Bakanlığı'nın açıklamasına göre, 12-14 Eylül çatışmaları sırasında Ordumuzun 80 askeri şehit olmuş, 282 savaşçımız ise yaralanmıştır.
Bunun yanı sıra, aynı zamanda Ermenistan silahlı kuvvetlerinin provokasyonu sonucunda Azerbaycan tarafından 2 sivil de yaralanmıştır.
Eylül çatışmalarında Ermenistan tarafı daha ciddi kayıplar vermiştir. Şöyle ki, Ermenistan yetkililerinin bildirdiğine göre, düşman 224 askerini kaybetmiş, 3 kişi ise kaybolmuştur. Ermenilerin 300'den fazla askeri yaralanmıştır.
Genel olarak, karşı tarafın 53 muharebe mevzisi, 2 havan atış mevzisi, 8 stratejik öneme sahip yükseklik kontrol altına alınmış, Zod istikametinde bulunan 538. müstakil dağ piyade tugayının daimi konuşlanma noktası, 2 adet S-300 ve 2 adet S-125 tümenlerinin fırlatma mevzileri darmadağın edilmiştir.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev 2022 yılı Kasım ayının 8'inde Şuşa'da askerler önünde yaptığı konuşma sırasında Eylül çatışmalarından bahsederken şunları söylemişti:
“13-14 Eylül operasyonundan sonra Azerbaycan-Ermenistan sınırı istikametinde ana stratejik yüksekliklerde Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri konuşlanmıştır. Ermenistan bunun ne anlama geldiğini iyi anlamalıdır. Bugün o stratejik yüksekliklerden Qarakilsə, Qafan, Gorus, İstisu şehirlerini gözlerimizle görüyoruz. Biz Bala Göyçə gölünün kıyısındayız. Büyük Göyçə gölü de gözümüzün önündedir. Bütün bunlar gerçeklerdir. Bu gerçekleri biz yarattık, Vatan Savaşı'ndan sonra. Ne için? İlk olarak, Ermenistan'ın askeri provokasyonlarına yanıt olarak, diğer yandan, kendimizi gelecekteki askeri provokasyonlardan korumak için.
Çünkü dediğim yüksekliklerden Ermenistan'ın çoğu postu görünüyor ve eğer orada kuvvetlerin yoğunlaşması meydana gelirse, biz bunu görüp derhal tedbir alacağız. Aynı zamanda, Ermenistan uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmiyor. Ermenistan İkinci Karabağ Savaşı'nda mağlup olmuş, ordusu darmadağın edilmiştir. Mağlup edilmiş bir ülke kendini böyle idare edemez. Bu yüzden tüm adımlarımız haklıdır. Doğrudur, Ermenistan'ın bazı yabancı hamileri bizi bir şeyle suçlamak istiyorlar. Onların cevabını da ben verdim. Yine de bir şeyler söylerlerse, yine de cevaplarını veririm. Bu, beni durdurmaz. Ama gerçek şu ki, biz kendi hakkımızı talep ediyoruz ve Azerbaycan'ın haklı olması büyük uluslararası aktörler tarafından sorgulanmıyor”.
Ə.Qafarlı
