Onlar siyaset sahnesinde değiller, ancak birçok durumda dikkat odağı olurlar. Babaları veya anneleri ülkenin kaderini etkileyen meselelerde öne çıktığında, kendileri de toplumun ilgi alanına girerler. Söz siyasetçi çocuklarından gidiyor: onlar kimdirler, ne iş yaparlar, ebeveynlerinin nüfuzu onların hayat yolunu nasıl etkilemiştir?
Akif Nağı uzun yıllardır Azerbaycan siyasetinde "kürek sallıyor". O, 1993 yılında Karabağ Özgürlük Hareketi Yönetim Kurulu üyesi, daha sonra ise eş başkanı olmuştur. 2000 yılında Karabağ Özgürlük Hareketi, Karabağ Özgürlük Teşkilatına dönüşmüştür. O zamandan beri teşkilatın başkanı olmuştur.
Karabağ Özgürlük Teşkilatının 17 Ağustos 2022 tarihinde Bakü şehrinde VI. Kurultayı yapılmıştır. Kurultayda teşkilatın temelinde Özgür Vatan Partisi kurulmuş, Akif Nağı ise partinin başkanı seçilmiştir.
Parti başkanlarının siyasi faaliyetleri, konuşmaları, açıklamaları her zaman dikkat çeker. Azerbaycan kamuoyunda şöyle bir algı oluşmuştur ki, parti liderleri birçok konuda örnek olmalıdır, çocuk yetiştirmede de öyle.
Modern.az sitesi “Siyasetçi Çocukları” köşesinde bu kez Akif Nağı'nın çocuklarından bahsediyor.
Akif Nağı'nın 3'ü kız, 1'i erkek olmak üzere 4 çocuğu vardır.
"3 kızım 1 oğlum var. Oğlum Kazak 1993 yılında dünyaya geldi. Büyük kızım Günel 1984, ortanca kızım Aysel 1986, en küçük kızım Gülnar ise 1989 yılında doğdu. Kızlarımın her üçü de üniversiteyi bitirdi.
Oğlum Kazak, DİM'in sınavıyla Kooperatifçilik Üniversitesine kabul edildi, daha sonra nakil ile Ukrayna-Poltova'ya giderek orada İktisat Üniversitesinin lisans eğitimini tamamladı. Yükseköğrenimini tamamladıktan sonra Bakü'ye dönerek, belirli bir süre çalıştı, ardından askerliğe gitti. 2016 yılında cephe hattının Ağdam-Füzuli istikametinde askerlik hizmetini yerine getirdi. Ordudan döndükten sonra bir süre turizm alanında çalıştı.
Turizmle ilgili işini daha sonra Türkiye'de Ankara, Balıkesir ve İstanbul şehirlerinde devam ettirdi. Ankara'da çalıştığı sırada Hacettepe Üniversitesinde iktisat ve yönetim üzerine yüksek lisans eğitimi aldı.
Halen Devlet İstihdam Ajansında önde gelen uzman olarak çalışmaktadır. Akşamları ise UNEC'te yüksek lisans öğrencilerine ders vermektedir.
Büyük kızım Bakü Devlet Üniversitesinin Coğrafya Fakültesini, ortanca kızım Uluslararası Üniversiteyi, küçük kızım ise Türkiye'de Akdeniz Üniversitesini bitirdi. Hiçbiri çalışmıyor. Her üçü de evli, çocukları var, şimdilik onlarla meşguller",- A.Nağı çocuklarının mevcut işleri hakkında konuştu.
Parti başkanı çocuklarını istediği gibi yetiştirdiğini vurguladı:
"Çocukları istediğim gibi yetiştirdiğimi düşünüyorum. En azından vatana, devlete bağlı insanlardır. Kötü alışkanlıkları yoktur. Ebeveynin çocuğa verdiği en büyük pay, katkı onların eğitimidir. Ben onların eğitiminden tamamen memnunum. Dördü de evlidir. İyi aileleri var, her şey yolundadır. Toplumda da kendi konumları var. En azından çocuklarımın vatansever olmasından gurur duyuyorum. Karabağ Özgürlük Teşkilatının mitinglerinin çoğunda eşim de dahil olmak üzere hepsi katılıyorlardı. Bunu kendilerine borç biliyorlardı. Karabağ Özgürlük Teşkilatının, Akif Nağı'nın faaliyetini o kadar da anlamayanlar vardı. Düşünüyorlardı ki, neden kendi kariyeriyle meşgul olmuyor, Karabağ uğruna mücadele ediyor, işinden oluyor, vaktiyle Üniversiteden çıkarılmıştım. Ama benim ailemde beni anlıyorlardı. Düşünüyorlardı ki, babamız bu işin içindeyse, demek ki o millet, devlet için çalışıyor. Çocuklarım şimdi de dünyada meydana gelen olaylara dikkatle yaklaşıyorlar".
Akif Nağı çocuklarının siyasetle meşgul olmasını arzu etmediğini söyledi:
"Çocuklarım arasında siyasetle ciddi şekilde meşgul olanı yoktur. Oğlum belirli bir anlamda siyasetle ilgileniyor. Bununla ilgili yazıları da var. Meydana gelen iç ve dış olaylarla ilgili görüş de bildiriyor. Ancak daha çok kendi mesleki faaliyetiyle meşgul. Üniversitede ders verdiği için bilimsel çalışma savunması hakkında düşünüyor. Ben kendim zorunlu olarak siyasetçi oldum. Ben de siyasetçi olmak istemiyordum. Daha çok bilim alanında pedagog olarak çalışmak istiyordum. Karabağ ile ilgili trajik bir durum oluştu, 1993 yılında insanlar telaşla, endişeyle bir araya geldiler. Ben de onlarla birlikteydim. “Ne yapmak lazım?”,- diye düşündük. Böyle bir fikir oluştu ki, bu teşkilat (Karabağ Özgürlük Hareketi-red.) kurulmalıdır. En azından toplumsal yolla Karabağ'ın özgürlüğü uğruna çalışma yürütülmelidir. O dönemde ben bu şekilde siyasete geldim. Doğru Yol Partisinde faaliyet gösteriyordum. Sonra bu parti Müsavat Partisine birleştirildiğinde yönetimde çalıştım. 2005 yılında siyasetten kendi isteğime uygun olarak uzaklaştım. Karabağ Özgürlük Teşkilatının faaliyeti hem de siyasiydi. Ancak daha çok toplumsal hareket niteliğindeydi. Çocuklarımın da siyasetle meşgul olmasını o kadar arzu etmezdim, ama bunu isteselerdi, onlara engel de olmazdım".
Parti başkanı çocuklarının en sevdiği yönlerinden de bahsetti:
"Onlar Azerbaycan vatandaşları olarak büyüyorlar. Azerbaycan'dan çıkıp dışarıda yaşamak isteyenlere o kadar da iyi bakmıyorlar. Bu özelliklerini beğeniyorum. Yani "bir lokma ekmeğimiz olsun, kendi vatanımızda, evimizde olalım" prensibine bağlılar. Karabağlıyız. Onların her birinin Karabağ'a, köyümüze sevgisi çok büyüktür. Bu benim hoşuma gidiyor. Yani doğal bir süreçtir. Ailelerine düşkünler. Dünya küreselleşmiş, sosyal medya ve diğer yeni trendler var, onların hiçbirini kabul etmiyorlar".
